Yalçın, 31 Aralık öncesinde çok sayıda sözleşmeli personele tebligat gönderilip iş akdinin feshedildiğini belirterek bir kez daha iş güvencesi vurgusu yaptı.
Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, TRT Haber’de konuk olduğu haber kuşağında yerel seçimlerden bu yana devam eden işten çıkarmalarla ilgili çağrıda bulundu.
“31 Mart Yerel Seçimleri ile birlikte emek kesimi olarak çok stresli bir süreç yaşadık.” diyen Yalçın, “O tarihten bu yana hem işçi hem de memurların işlerine son veriliyor. El değiştiren belediyelerde yaşanan bu emekçi kıyımı kabul edilebilir değil. Bir kişinin bile ekmeğini kaybetmesine müsaade edilmemeli buna izin verilmemeli.” ifadelerini kullandı.
Belediyelerde sözleşmeli olarak çalışan personellerin özellikle el değiştiren belediyelerde işten çıkarıldıklarına dikkat çeken Yalçın, “Birçok işçi işinden edildi, birçok belediyede çalışan 5393’e tabi belediyedeki memur statüsündeki sözleşmeli arkadaşımız işinden edildi. 31 Mart seçimlerinden sonra eline iki satır yazı tutuşturulup 'Görülen lüzum üzerine işinize son verilmiştir.' denilerek belediye başkanının iki dudağı arasında emekçilerin ekmekleri ellerinden alındı. Bunun kabul edilebilir yanı yok. Şimdi de 31 Aralık’a yaklaşıyoruz. 31 Aralık itibariyle şu an tebligatlar çıkarılmış durumda. İki satır yazı var.' 31 Aralık itibariyle 5993’e tabi personel olarak işinize son verilecektir. Bilgilerinize. ' Bu kadar kısa bir şekilde kişinin ekmeği elinden alınıyor.” diye konuştu.
Siyasi partilere ve iktidara da çağrıda bulunan Yalçın, “Bu konuda bütün siyasete çağrımız şudur; samimi olun siyaseten değil hakikaten durun. Bir an önce bu konudaki hoyratlığın önüne geçin insanları güvencesiz bırakmayın.” dedi.
İşten çıkarmaların sözleşmeli istihdam türünde kaynaklandığını belirten Yalçın, “Sözleşmeli istihdama ilişkin itirazımız uzun süredir devam ediyor. Bu sözleşmeli istihdamın sıkıntısı da bu. Çünkü kişiye göre kişinin iki dudağı arasına sıkıştırılmış bir istihdam biçimi her zaman bu tehlikeyi beraberinde getirecek. Çalışan kadrolu olmalı. Sözleşmeli istihdam son bulmalı.” diyerek bir kez daha güvence konusunun altını çizdi.
